Sıcak, insanı kendine çeken bir hayatta kalma öyküsü…
Gerçek bir öykü…
Hatta keşke nir kurgu olsaydı diyebileceğiniz türden…
Ben kurgu olmadığını biliyorum, oradaydım…
O gün kamyonun çarptığı kardeşinden kalan parçalar bir bezin içine toplanırken ben de oradaydım. Sevgili dostuma bunu hiç söylemedim.
Yaşadığı acının tanığıyım…
Kitabı okurken zaman zaman öfkeleneceksiniz biliyorum ama, yılmayın okuyun bitirin. Öfke, nefret ve korku ile beslenen bir kuşaktan diğerine aktarılan zehri yok edecek tek ilacın sevgi, inanç ve affedicilik olduğunu göreceksiniz…
İlkay Saro Midilliç
Emekli Eğitimci – Yazar