Dostoyevski; "Her insan herkes karşısın da her şeyden sorumludur" der. Bu söz, gün geçtikçe doğruluk kazanıyor. Halklar Topluluğu insan topluluğuna biraz daha katıldıkça, her insan millet topluluğunda biraz daha kaynaştıkça, her birimiz gittikçe daha geniş ölçüde sorumlu oluyoruz. Nazi rejimine karşı çıkmamış her Almanı bu rejimden sorumlu saydık. İster bizde ister başka bir ülkelerde olsun, ırksal ya da ekonomik bir baskı oldu mu, bunu açığa vurmayanların her birini sorumlu tutuyoruz. Halklar arasında gidip gelme ve haberleşmelerin bu kadar kolay olduğu bir çağda, dünyanın herhangi bir yerinde bir haksızlık işlenmişse, hepimiz bu haksızlığın sorumluluğunu taşımaya başlarız.
---
"Yeryüzünü'nün Lanetlileri kitabına yazdığı önsöz de;
"Köylü eline tüfek aldığında eski mitler sönükleşir ve yasaklar birer birer unutulur. Asi'nin silahı insanlığının kanıtıdır" der Sartre.
"Bu, Afrikalı Zenci'nin yazdığı bir Kitap değil, imal ettiği bir Bomba'dır. Ben bu Bomba'yı Sermaye Orospuları'nın Burjuva Yuva'sı olan Paris'te, Bugünkü Çağdaş Medeniyet'in Kin ve Çirkef dolu bu Başkenti'nde, Batı Düzeni'ne karşı Afrika'nın bu Kin Bombası'nı patlatmak istiyorum. Çünkü Batı'nın Çürümüş olan İnsan'ı ve kokuşmuş Düzen'i temizlenmek için bu Bomba'ya Muhtaç'tır."