Ayrı aile çocukları olmalarına rağmen yapışık ikiz gibiydiler. Dördü de yüksek öğrenimlerini aynı fakültede sürdürüyordu.
Kapının zilini duyan Yağmur hızlıca kapıya koştu. Göz göze geldiler. Her ikisinin de gözlerinin içi gülüyordu. Gözlerden uzak ortamlarda, bir araya geldiklerinde; el ele tutuşmaları, birbirlerinin saçlarını okşamaları, aşk şarkıları söylemeleri olmuyor değildi.
Onlar, yapacakları yolculuğun heyecan ve sevincini yaşarken; yolcu etmeğe gelen anne, babalar ise zoraki gülümsemeyle, içleri buruk el sallarken: "Yolunuz açık olsun, güle güle." dediler.