Önemli ölçüde dogmatizm, teorik gerilik, yüzeysellik ve özellikle de dar grupçuluk ve sektarizmle ve bu kusurlara temel oluşturan küçük-burjuva devrimciliğiyle damgalanmış olmasına ve detaylar üzerine kurulu hayli yapay bölünme ve kopmalarla el ele gitmesine rağmen bu gelenek 1970'li yılların ikinci yarısında da sürdü. Ancak daha sonraki yıllarda bu polemik geleneği giderek zayıfladı ve büyük ölçüde ortadan kalktı. Ne var ki bu zayıflama ve ortadan kalkma olgusunun, 1980 öncesinde yer yer silahlı çatışmalara kadar varan sektarizmin ve dar grupçuluğun olumlu anlamda aşılması ve yadsınmasını simgelediği ve devrimci diyalog ve dayanışma duygusunun güçlenmesine işaret ettiği söylenemez.
(Önsöz'den)