Kıymetli şahsiyetini bu hayâl âleminde daima gölge bir varlık olarak tanımlayan Şefik Can; miladi takvime göre doksan altı, hicri takvime göre doksan dokuz yaşına kadar aşk ile hayırlı ve bereketli bir ömür sürdü. II. Meşrutiyet'in ilanıyla gözlerini dünyaya açmış olan Şefik Can, âlim bir babanın rahle-i tedrisinde ilk eğitimini aldı. Yokluk, fakirlik ve zaruret çağında ortaokuldan itibaren Askeri mektebe girdi ve Cumhuriyet'in ilanını müteakip senelerde Kuleli Askerî Lisesi'nde ve Harp Okulları'nda eğitimini tamamlayarak subaylık kariyerine başladı. İstanbul, Vize, Kırıkkale, Erzincan ve Konya gibi muhtelif şehirlerde yüzlerce subay yetiştirdi.
Şefik Can Hatıralar başlığıyla okurlarına takdim edilen bu eser, I. Dünya Savaşı, İstiklal Harbi, Cumhuriyet'in kuruluşu, II. Dünya Savaşı ve çok partili hayata geçiş gibi farklı dönemlere dair tam anlamıyla sosyal, siyasî, askerî, iktisâdî ve kültürel tarih membaıdır. Eğitim, edebiyat, kültür ve sanat açısından İstanbul sahhaflarına, kitapçılarına, ilmi cemiyetlerine; kısacası son bir asırlık kültür tarihimize ışık tutmakta. Pek çok ilginç ve orijinal olaylara şahitlik eden Şefik Can'ın bu hatıratı, aynı zamanda, Mevlevî, Melâmî, Nakşî, Bektaşî, Cerrâhî ve Uşşakî çevrelerini yakından yansıtması yönüyle son dönemin tasavvufî yaşantısını çok renkli bir şekilde tasvir etmekte.
Kuleli Askeri Lisesi'nde yıllarca Edebiyat öğretmenliği görevini sürdüren Şefik Can bu bereketli ömrüne sığan çok sayıda meşhur şahısla bir araya geldi ve onlarla nice özel hatıralar yaşadı. Mustafa Kemal Atatürk, Mareşal Fevzi Çakmak, Kazım Karabekir, Tâhirü'l-Mevlevî, Mehmed Âkif, Hattat Hamid Aytaç, Mahmud Sadettin Bilginer, Muzaffer Ozak, Midhat Baharî, Muhsin Ertuğrul, Seniha Bedri Göknil, Abdülbaki Gölpınarlı, Faruk Gürler Paşa, Nâzım Hikmet, Ferit Kam, Mahmud Sâmi Ramazanoğlu, Ahmet Remzi Dede, Yaman Dede, Ladikli Ahmet Ağa, Suudü'l-Mevlevî, Peyami Safa, Annemarie Schimmel, Hüseyin Siret, Ali Nihat Tarlan, Neyzen Tevfik, Rıza Tevfik, Selman Tüzün, Feridun Nafiz Uzluk, Süheyl Ünver, Elmalılı Hamdi Yazır, Halide Edip Adıvar, Şükûfe Nihal, Münevver Ayaşlı, İsmail Hâmi Danişmend, İbnülemin Mahmud Kemal İnal, Abdülaziz Mecdi Tolun, Muhammed Raşit Erol, Hüseyin Hilmi Işık, Enver Ören, Cinuçen Tanrıkorur... gibi önemli kişilere dair bugüne kadar çok az bilinen olayların anlatıldığı bu güzide hatırat; bir nehir söyleşi kıvamında H. Nur Artıran'ın Şefik Can merhumla 2000'li yılların başında yaptığı söyleşiler ile vücut buldu. Sufi Kitap bu paha biçilmez hazineyi Türk okuruna takdim etmenin kıvancını yaşıyor.