2 Kasım 2002 seçiminde tek başına iktidara gelen Adalet ve Kalkınma Partisi dini siyasette kullanarak 2 seçim daha kazandı ve aralıksız 11 yıl ülkeyi yönetir oldu.
Bu süre içinde Fethullah Gülen cemaatiyle de ortak çalışan AKP Hükümeti, devletin tüm birimlerinde kadrolaştılar.
Böylece Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ni kuran Mustafa Kemal Atatürk'e "Ayyaş" diyerek, Türkiye Cumhuriyeti'nin simgesi olan T.C.'leri tabelalardan söküp atarak, 23 Nisan, 19 Mayıs, 30 Ağustos, 29 Ekim ulusal bayramlarımızı yasaklayarak, Atatürk Orman Çiftliklerini katlederek; sanayi ve tarım sektörlerini çökerterek, vatan topraklarını yabancılara satarak ülkeyi bataklık haline getirdiler…
AKP Hükümeti, kendisine muhalif olan Atatürkçü asker, sivil aydınları sahte belge, gizli tanık suçlamalarıyla tutuklatıp yıllarca yargısız infazla cezalandırarak, Gezi Parkı direnişinde masum insanlara copla, biber gazıyla, zehirli tazyikli suyla, tüfekle saldırıp 8 gencin canına kıyan, onlarca kişinin gözünü kör eden, binlerce kişiyi yaralayıp yüzlerce kişiyi sakat bırakan polislere "Destan yazdılar" diyerek övüp 24 maaşla ödüllendirerek, insan hak ve hukukunu ayaklar altına alarak Türkiye'de bir despotluk yarattılar ve adı resmen konulmamış bir şeriat devletini kurmuş oldular…
Ayrıca ayrılıkçı terörüne de ödünler vererek Türkiye'yi bölme aşamasına getirdiler.
17 Aralık 2013 günü ortaya çıkan milyarlarca rüşvet ve yolsuzluk operasyonunda Başbakan'ın oğlu ile beraber 4 Bakan oğlunun da adlarının geçmesi, Gülen Cemaati ile Erdoğan cenahını iki düşman haline getirdi. Erdoğan, devletin bürokrasisinde, polis teşkilatında, yargısında kadrolaşmış olan Gülen Cemaatini temizlemeye başladı.
Şeriatlaştırılan Türkiye kitabı, işte bu gerçekleri tarihi bir belge olarak okuyuculara sunuyor.