"Marx gibi Shakespeare'in insanlık anlayışı da kararlı biçimde toplumsaldı ve her ikisi de, bireyselliğin en tam ifadesinin ancak başka insanlarla ilişkilerimiz aracılığıyla olanaklı olduğunu gösterdi."
Shakespeare ve Marx, diğer kültürel fenomenler gibi, edebiyat ve tiyatroyu da insanın toplumsal yaşamının maddi temellerine dayanarak inceleyen eleştiri geleneklerinin ve kuramlarının Shakespeare yorumlarını ele alıyor. Maddeci toplum kuramının kurucusu olarak Marx'ın adı da bu vesileyle, daha Rönesans çağında modern evrenselciliğin ilk adımlarını atan Shakespeare'in adının yanında başlıktaki yerini alıyor. Kültür ve edebiyat eleştirisinin bu damarının bir buçuk yüzyıla yayılan geçmişi, Gabriel Egan'ın kaleminde, Shakespeare'in yedi oyununun zevkli birer ders niteliğindeki okumalarına dönüşüyor.
Hil Yayın, Türkçe baskıda, çözümlemesi yapılan oyunları okuma olanağını bulamamış okurlar için, bu oyunların birer özetine yer veriyor.