Simon Basarya modern dönem Abhaz tarihinin en önemli simalarındandır. Abhaz dili ve kültürü için yaşamış, daha da ötesi onun için ölmüştür. Ancak, Abhaz tarihinin bu önemli şahsiyeti hâlâ hak ettiği ilgiyi görmemektedir. Basarya, Abhazya'nın Kafkas halkları ile kardeşliğinin son dönem simge isimlerindendir. Kuzey Kafkasya'da 15 yıl süreyle öğretmenlik yapmış, bilgisini, sevgisini köy köy dolaşarak adeta ilmek ilmek örmüştür. Çalışkanlıgı, fikir ve söylemlerindeki tutarlılığıyla örnektir. Hiç bir zaman sağ gösterip sol vurmamış; ne söylüyorsa açıkça da onun mücadelesini vermiştir. Siyasetçidir. Ancak siyasetle uğraşıp, politika yapmayan nadir isimlerdendir. Ve o bir pedagogdur, bu yönüyle Abhazya'nın başöğretmenidir. Halkının ve ülkesinin geleceğini teminat altına alabilmek için pek çok farklı alanda mesai sarf etmesine rağmen hayatının her döneminde önce eğitimci olarak kalmıştır. Halk önderidir. Abhazya Halk Kongresini ilk o toplamış, Abhazya'nın devletleşmesinin temellerini o atmıştır. Büyük bir mücadeleci ve stratejisttir. Ve dahası gazetecidir, araştırmacıdır, yazardır, folklor uzmanıdır, etnograftır, coğrafyacıdır,... iyi bir organizatör ve iyi bir yöneticidir. İşgal altındaki bir ülkede bu kadar donanımlı ve atak bir insan elbette ki kendi haline bırakılamazdı. Nitekim onu da bırakmadılar. Uydurma suçlamalarla düzmece mahkemelerine sevk edip, sonrasında da hayatına son verdiler. Öldüremediler, aksine ölümsüzleştirdiler. Elinizdeki kitap Simon Basarya'yı anlatıyor.