Elinizdeki kitap, filmlerin nasıl felsefe yapabileceğini incelemek amacıyla, lisans ve lisansüstü öğrencileri, öğretim üyeleri ve alan dışından sinemaya gönül vermiş bireylere hitap etmek üzere hazırlanmıştır. Çalışmada, sinemanın kendi tarzında ürettiği felsefe "film-yapımı felsefe" kavramıyla ele alınmakta ve bu kavram, sinema filmlerinden aktarılan sahnelerle tartışılmaktadır. Felsefe; sözlü, yazılı ve sinematik olmak üzere üçe ayrılmış şekilde ele alınmalıdır. Kitabın temel iddialarından biri, Antik Yunan'da Pazaryeri'nde sözlü olarak başlayan felsefenin, yazıyla birlikte 'fildişi kulesine kapandığı' ve sinema ile tekrar Pazaryeri'ne inerek, "Sinematik Felsefe" olarak tanımlanabileceği düşüncesidir. Sözlü felsefenin temel medyası söz iken, yazılı felsefenin yazı, sinemanın ise "imajlar"dır. İmajlarla yapılan sinematik felsefeyle birlikte, varlıklara oluş halinde ulaşma imkânı doğmuştur. Filmin yaptığı felsefe, aynı zamanda, hayattan taşan unsurların yakalanması şansına da erişilmesini sağlar. Film-yapımı felsefenin yapılma olanaklarını ve sunduğu fırsatları analiz eden bu çalışma, kuramsal tartışmaları sinematik imajlardan ve yazılı felsefeden yararlanarak gerçekleştirmekte ve Pelin Esmer'in yönettiği İşe Yarar Bir Şey filmi örneğinde argümanlarını somutlaştırmaktadır.