Sinemayı sanat, eğlence ve kitle iletişim aracı olarak görmek sinemanın geniş bir yelpazesini sunar. Sinemanın eğlence aracı oluşu, onun doğuş yıllarında temel bir amaçtı. Ancak sinemanın yönetmenler ve oyuncular aracılığıyla potansiyeli keşfedildiğinde eğlence aracı olmasının yanında farklı anlamlar da taşımaya başlamıştır. Kitle iletişim aracı olarak sinema onun kitleleri eğiten, yönlendiren, manipüle eden yönünü açıklar. Bundan dolayı bu çalışmada sinemanın sanat ve eğlence yönüyle birlikte onun eğitim açısından ele alınması hedeflendiğinden kitle iletişim aracı olarak sinema odak noktası olacaktır.
Çalışmada her ne kadar sinemanın eğitim açısından önemine işaret edilmiş olsa da bu çalışmanın amacı Türk sinemasının örgün eğitimi filmlerinde nasıl temsil edildiğini araştırmaktır. Sinema bugün kitleleri etkileyen en etkin iletişim araçlarından birisidir. Onun, eğitim gibi geniş ve tartışmalı bir alanda söz söylememesi beklenemez. Türk sinemasında da eğitimle ilgili doğrudan ya da dolaylı şekilde filmler yapılmıştır. Bu çalışmada konunun tartışılmasını mümkün kılabilecek en çok malzemeye sahip olan filmler seçilmiştir. Filmler, kendi dönemlerini aydınlatırken, geçmiş ve gelecek arasında da bir bağ kurmaktadır. Eğitim filmleri eğitim ideolojisi, okul, eğitim yöneticisi, öğrenci, öğretmen ve veli yaklaşımlarını merkeze alan filmlerdir. Bu kavramlar filmlerde birbiriyle örüntülü şekilde verilmektedir.