İletişim bilimlerinin dışa dönük doğası, dinamik yapısını korumasını sağlayarak diğer araştırma alanları ile ilişki kurabilmesinin önündeki engelleri kaldırmıştır. Olguların farklı bilimsel geleneklerle harmanlanarak incelenmesi araştırmacılara olumlu katkı sağlarken, alanın sınırları durmaksızın genişlemiştir. Toplumsal hayatın tümüne nüfuz eden kitle iletişim araçları ve ürünleri üzerine gerçekleştirilecek çalışmaların interdisipliner bir yapıya sahip olması gerekliliği de iletişim bilimlerinin bahse konu doğasından ileri gelmiştir. Teknolojik ilerlemelerin, tüketim pratiklerinin, izleme eğilimlerinin hızla değiştiği 21. yüzyılda kitle iletişim araçlarının muğlak sınırlarını keşfederek genişletmek bilim insanları için önemli bir amaç olmuştur. Gündelik yaşamların ayrılmaz bir parçası hâlini alan ekranlar aracılığıyla topluma sunulan sinema ve reklam metinlerinin anlamlarını ortaya çıkarmak, kavramsal tartışmaları çağın gerektirdiği koşullarla değerlendirmek için hazırlanan bu kitapta değerli bilim insanlarının bölümleri okurların beğenisine sunulmuştur.