Yarım kalmış bir yazı, sararmış bir fotoğraf bir insanın hayatını ne kadar değiştirebilir? Onun hayatını tümden değiştirdi... Her şey amcasının ansızın ölümüyle başladı. Bu beklenmedik ölümün ardında elinde eski bir fotoğraf, sırlarla dolu maziyi anlatan yazının içinden çıkan bir adam vardı: Orhan.
Peki kimdi bu Orhan? Bilmiyordu. Ama derinlerden gelen bir his ona tereddütsüzce Orhan'ı bulmasını söylüyordu.
Ela bu sırrın peşine düştü. Her adımda bildiği doğruların yıkımıyla sürdü geçmişin izini. Ama sır zamanını bekleyen sadık bir muhbirdi.
Orhan ve Ela. İki yaralı ruh. Karşılaştıklarında, birbirlerine doğru yaklaşan ve birbirlerine çarptıkları an büyük yıkımlara neden olacak iki kusursuz fırtınaydılar.
Burası sıfır noktasıydı.
Bin parça olup tekrar tek parçaya dönebilir miydi insan?