Hasan Özkılıç, öykücülüğümüze kendine özgü üslubuyla, tanıttığı dünyalarla farklı bir soluk getirenlerden. İlk öyküsünün yayınlanmasının kırkıncı yılında hazırladığı bu yeni kitabındaki öykülerin içinden incecik geçen 'yalnızlık' ve 'ıssızlık' izleği ve o izleğin çevresinde örülen dünyalar, hepimizin zaman zaman karşılaştığı küçük yaşantıların buruk, kırık yansıması. Kalabalıklar içinde kaybolanların sıradan ama önemli öyküleri. İnsanın, nerede, kiminle olursa olsun kendi iç dünyasına mahkûm olduğunun, kendi yalnızlığından beslenip kendi ıssızlığının bekçisi sayıldığının öyküleri buradakiler. Hasan Özkılıç, küçük şehirlerden, küçük dünyalardan düşündürücü insan portrelerini, yaşam kesitlerini yalın, süsten uzak bir anlatımla verirken öykülerinin gerçekçi temellerini, duyguları göz ardı etmeden beslemeyi biliyor.