Kimlik kavramı, sosyal bilimlerin her dönem en fazla konuşup tartıştığı öncelikli konular arasındadır ve güncelliğini hiçbir zaman kaybetmemektedir. Ele-avuca sığmaz bir niteliğe sahip olan bu kavram; başta sosyoloji olmak üzere neredeyse hiçbir sosyal disiplinin yörüngesinden çıkmamaktadır.
Kimliğe ilişkin erken dönem yaklaşımlarda, kimliğin sabit bir niteliğe sahip olduğu ve dış dünyadaki gelişmelerden etkilenmediği görüşü öne sürülmüştür. İlerleyen dönemde ise bu yaklaşım gözden düşmüş ve kimliğin, değişen sosyolojiden payını alan bir dinamikliğe sahip olduğu görüşü kabul edilmiştir.
Kimlik, bir inşa sürecinin çıktısıdır ve teknolojinin yaşamlarımıza iyiden iyiye yerleştiği günümüz toplumlarında, bu inşa süreci için en elverişli alanlar sosyal medya platformlarıdır. Çünkü sosyal medya; bireysel kimliklerin sahnelenmesi, kurgulanması, dönüştürülmesi, geri çekilmesi için sınırsız bir hareket alanı açmıştır. Bununla birlikte, kimliğin bireysel özellikleri olduğu gibi toplumsal yanlarının da olduğu unutulmamalıdır. Tıpkı bireysel kimlikler gibi sosyal kimlikler de sahnelenmek, tanıtılmak ve içselleştirilmek için elverişli alanlar aramaktadır.