İnsanın doğasında var olan "birlikte yaşam zorunluluğu", toplum gerçeğinin de varlık nedenidir. Ancak birlikte yaşama insanların sürüler halinde bir arada bulunması anlamına gelmez. Aileler, kabileler, uluslar olarak birimlere ayrılmış bir "toplumsal yapı" içindeki insan grupları arasında, az veya çok tanımlanmış ilişkiler söz konusudur. Birlikte y aşam zorluluğu, insanı kendi benzerleriyle ilişki içinde bulunmaya zorlar.
Bu ilişkiler çerçevesinde gelişen sosyal yaşamın bütün olayları, olguları, süreçleri aynı kolaylıkla gözlemi yapılabilecek nitelikte değildirler. Bu yaşamın akıcı, değişken, izlenmesi güç yanları olduğu gibi; donmuş, kalıplaşmış, katılaşmış görünümleri tespit etmek, büyük zorluklar yaratmaz.