Etnik kimlik aynı kökeni, aynı kültürel özellikleri paylaştığı varsayılan bir grup insan tarafından sahip olunan kimliğe atıfta bulunur. Ancak modern dünyada kimlik kavramı ve tanımları yeni tartışmalar neden olmakta, yeni anlayışlarla ele alınmaktadır. Bu bağlamda bir mekânla bağlantılı dilsel bir nesnellik inşası olarak değerelenrilebilecek olan kimlik, tarihsel koşullar tarafından kuşatılır ve belirli bir tarihsel dönem içinde anlamlıdır. Çerkeslerin kimlik algısı da yüzyıllar boyunca savaş, sürgün ve siyasi değişimlerle şekillenen toplumsal yapılarıyla birlikte yeniden ve yeniden inşa edilmiştir. Bu kitapta dil, kültür, tarih ve siyasetin kesişim alanında inşa edilen Çerkes kimliğini oluşturan söylemsel yapılar araştırılmakta, Çerkeslerin kimlik algısı derinlemesine analiz edilmektedir. Kitap sadece Çerkes kimliğinin değil, genel olarak etnik kimliklerin nasıl inşa edildiğini anlamak isteyenler için de bir kaynak olmak iddiasındadır.