Klasik sözlükleri sadece kelimelerin karşılığını sıralayan birer kaynak olarak değerlendirmemek gerekir. Kelimelerin manasını vermekle yetinenler bulunmakla birlikte, ayetlerin anlaşılmasına katkı sunan rivayetlere, tarihî arka planın resmini çizen bilgilere, kıraat farklılıklarına ve bunun sonucunda ortaya çıkan alternatif manalara ve hem sözcük hem de cümle düzeyinde dilbilimsel tahlillere yer veren geniş kapsamlı sözlükler de mevcuttur. Ayrıca mucemlerin müelliflerinin dünya görüşünü, ideolojisini ve mezhebini yansıttığı da göz ardı edilmemesi gereken bir gerçektir.
Ezherî'nin Tehzîbü'l-Lüga adlı eseri, yukarıda sıraladığımız bilgileri ve daha fazlasını ihtiva eden bir sözlüktür. Müellifin değişik vesilelerle temas ettiği ayet sayısının Kur'an'ın yaklaşık üçte birine tekabül etmesi, Tehzîbü'l-Lüga'nın tefsir açısından incelenmeye değer bir eser olduğunun en önemli göstergelerinden biridir. Üstelik bu ayetler sadece kelimelere verilen manaları teyit etmek gayesiyle, yani istişhad amacıyla zikredilmemiştir. Yapılan nakil, izah ve değerlendirmeler tahlil edildiğinde istişhad amacının yanı sıra, birçok ayetin sözlükte zikredildiği bağlam itibariyle tefsir ilmini ilgilendiren değişik açılardan tefsir edildiği görülmektedir. Eserin bu niteliği onu tefsir ilmi açısından dikkate alınması gereken önemli bir miras konumuna getirmektedir.