Bu kitabın son sayfası neden yırtık? Beş arkadaş üç günlüğüne bir adaya tatile giderler. Dönecekleri günün sabahında içlerinden birini odasında ölü bulurlar. Olaya dedektif el koyar. Ve okuyucunun macerası başlar… Kitabın başında okuyucuya birkaç ipucu verilir. Bu ipuçlarından bir tanesi "Yırtık Bir Roman Sayfası". Okuyucu son sayfaya baktığında sayfanın yarım diklemesine yırtık olduğunu görecektir. Bu yırtık sayfa aslında bir ipucudur. Okuyucu son sayfaya geldiğinde, bu sayfanın neden yırtık olduğunu ve katilin kim olduğunu bulmaya çalışır. Demek buraya baktın. Ama burası "orası!" değil. Peki söyle o zaman... Şu saatte orada olmak ister miydin? Evet mi? Peki. Bunu sen istedin! Şimdi birkaç adam düşün… Ya da neyse neyse! Düşünme! Bir ada hayâl et… Yok, yok! Unut, gitsin! Ne idüğü belirsiz, karmakarışık, yok artık!" dedirtecek, en afallatıcı birkaç olay say... Dur, dur! Sayma! Dünyada en çok olmak istediğin yeri söyle... Boş ver! "Orası" kesinlikle orası değil... Bir ada… Birkaç adam… Ve esrarengiz olayların envaı çeşidi…Yok... Anlaşıldı! Sen bu kitabı okumadan şu saatte orada olup olmadığına asla karar veremeyeceksin! O zaman söyle... Şu saatte orada olmak ister misin? Hem sen hiç son sayfası yırtık bir kitap okudun mu? Bu kitabın son sayfası neden yırtık? Okumadan asla anlayamayacaksın! Hazır mısın?