"O gece Hayati tuhaf bir rüya gördü. Rüyasında yazı yoktu, harfler yoktu. Kelimeler sadece dikiş makinesinin ucundaki iğneden çıkan motiflerle oluşturulabiliyordu. Kâğıt yoktu. Kumaş da yoktu. Kelimeleri yan yana dizebileceği tek satıh, insan derisiydi."'Taharet Bezinin Mahareti' aynadaki yansımasının kendisine cevap vereceğini sanan, 1980'lerin ortasında ilk bilgisayarına 'Merhaba' yazıp cevap bekleyen çocuğun hikâyeleridir.