Türk modernleşmesi birçok araştırmacı tarafından modern-muhafazakâr, batı-doğu, ileri-geri, gibi ana kavramlar etrafında defalarca Türk sosyoloji tarihinde tartışılmıştır. Modernlemeyi ileri-geri gibi kutuplşmalardan ziyade kültürel anlamda benzerlikleri ve farklılıkları barındıran bir zenginlik anlayışı olarak görmek daha doğru bir yaklaşım olabilir. Tanzimat"tan sonra aşırı batılılaşma süreci ile birlikte toplumsal yaşamda da bir değişim başlamıştır. Türk modernleşmesi olarak kabul edilen yenilik-ler halka tepeden inme bir anlayışla verilmeye çalışılmıştır. Bu durum muhafazakar çevre tarafından kabul görmeyerek toplumda din-devlet ayrımını belirginleştirmiştir. Sosyolojik olarak bu tarihsel sürecin romanlara kısmen yansıdığını söyleyebiliriz. Türk modernleşmesi sürecinde ortaya çıkan gerginlikler, ideolojik düşünceler, toplumsal değişim hareketleri edebi eserlere yansıdığı ifade edilebilir.
Türk modernleşmesi kuramını temel alarak Türk romanlarındaki çocuk karakterlerini incelemeyi amaçladığım bu kitapta, Türkiye sosyoloji yazınına çocuk sosyolojisi alanında yeni bir bakış açısı kazandırma umuduyla başlamıştır. Aynı zamanda bu çalışma, Türkiye"de çocuk sosyolojisi alanında eksik kalan yönleri tamamlamaya yönelik, gelecekteki çalışmalara da bir kaynakça olması inancıyla yola çıkmıştır. Bu kitabı çocuk ekseninde ele alma nedenim, yıllarca çocuklar ve ailelerle birlikte çalışarak edindiğim tecrübelerle çok fazlaca veri elde etme olanağına sahip olmamdı. Bu süreç, toplumun yaşamış olduğu her değişimin aile ve çocuklara nasıl yansıdığını sosyolojik olarak yorumlama olanağı sağlamaktadır. Lisans eğitimim boyunca sosyolojinin temel kavramları olan toplum, toplumsal değişim, kültür, aile, din, çocuk, kadın, batılılaşma, modernleşme gibi temel kavramlarla sık karşılaşmış olmam ve ardından farklı bir kültürle yüz yüze gelip çocuklarla tanışma fırsatı bulduğum yurtdışı tecrübem beni çocuk sosyolojisi çalışmalarına itti.