Baykan Sezer düşüncesinin teorik ve pratik açısından birbirinden bağımsız düşünülmeyecek ortak özü ve devrimci öznesi tarihte Doğu-Batı çelişkisi içinde konumları ve rolüyle Doğu Toplumları ve Türkiye'dir. Doğu-Batı çatışması içindeki yerimizi ve rolümüzü kimliğimizi belirleyen de aynı olaydır. Doğu toplumları ve Türkiye dünyayı değiştirecek devrimci özne olarak Baykan Sezer sosyolojisinin temel taşıyıcılarıdır. Bu değişimin önünde en büyük engel ve sorun ABD eksenli küresel dünya egemenliğidir. ABD dünya egemenliğinin mutlaklaştırılması verili düzenin aşılmasına engel olarak dünya uygarlık tarihinin tahribine neden olmaktadır. Bu yıkım ve her düzeyde yaşanan sürekli krizler yeni bir dünyanın gerekçesidir. Bu yönde değişim sadece Türkiye ve Doğu
açısından değil Batı açısından da aşılması gereken bir zorunluluğa dönüşmüştür. Herkesin canı acımakta ve güvencesiz, belirsizlik ve geleceksizlik bütün dünyayı etkilemektedir. Toplumlar arası ilişkilerde değişim, verili düzenin aşılması siyasetten hukuka, sanat-edebiyattan iktisada kadar çok yönlü bir değişimi ve bütünlüğü savunmayı gerektirmektedir. Baykan Sezer düşüncesinin bütünlüğünün temelini de bu değişimin yönü ve aşama oluşturmaktadır. Günümüzde yeni bir düzen ve toplumsallaşma biçimi bütün dünya açısından zorunluluk haline gelmiştir. Baykan Sezer düşüncesinin zenginliği ve canlılığını ve ortaklığını sağlayacak olan bu ortak zemindir. Geçmişin mirasıyla hesaplaşarak ve aşarak geleceği yönelik bir ufuk açmak Türk sosyolojisinin temel görevidir.
Ertan Eğribel, Yüksel Yıldırım