Çeçen mücahitlerinin cihat şuuru adeta bir miras gibi baba'dan oğula geçmiştir. Tarih boyunca işgalci ve sömürgeci zihniyetlerle savaşmak zorunda kalmışlardır. Bağımsızlık aşığı olan bu kahraman ulus hiçbir zaman baskılara boyun eğmemiştir. Asırlar boyu süren mücadelede değişen tarihler, kişiler, silahlar ve simalar olmuştur.
Coğrafya aynı coğrafya, din aynı din, gaye ve hedefler hep aynı olagelmiştir. Dolayısıyla Çeçen halkının tarihine bakanlar direniş realitesini göreceklerdir. Ki, onlar hiçbir zaman sömürgeci hegemonyayı kabul etmemiş, zamanı geldiğinde toprağa düşen tohum gibi yeşerip direniş gülleri yeşertmişlerdir Kafkas dağlarında. Şamil'den Şamil'e süregelen bu mücadeleyi iyi okuyanlar bunu müşahede ederler.
Öyle görülüyor ki, bir Çeçen bile kalsa bu mücadele sürecektir. Ruslar'ın imha ve inkâr politikaları, Çeçenlerin azmi karşısında eninde sonunda boşa çıkacaktır. Asırlar geçse de bu milletin bağımsızlık aşkı tekrar kendini yenileyecektir. Zira bu asil milletin tarihinde tekerrür etmiştir.