Onlar birer dine mensuptular.
İnançlarına keskin, derin, hatta aşk derecesinde bağlı idiler.
Çoğu kendi dininin önde gelen isimleriydiler.
Kimisi İncil'in izinden giderek Hz. İsa' ya nefer olmuştu.
Kimisi Kuran-ı Kerim'i ezberlemiş, ünlü bir hafız oluştu.
Dini yaşamak ve yaşatmak adına zorluklara göğüs germiş azizlerdi onlar.
Güce ve iktidara sahip olduklarında bir keskin değişim yaşadılar.
Kendilerinden olmayan, kendileri gibi düşünmeyen, kısacası kendisinden başkasına hayat hakkı tanımayan birer despota dönüştüler.
Dinleri için, kendi dinlerinden olanı bile öldürdüler, sürdüler, yok ettiler.
Onların baş eylemleri ölüm ve zulüm olmuştu artık.
Tarih onları 'zalim' olarak kayda geçirecekti.
Dindar zalimler!
Zalim, bazen bir kişi, bazen bir topluluk, bazen bir anlayış, bazen de bir devlettir.
Mazlum, bazen bir kişi, bazen bir topluluk, bazen bir anlayış, bazen de bir devlettir.