Günümüz tarihçilerinin kıvrak, vatansever kalemi, miski amber kokulu saray odalarının kabarık kuş tüyü minderlerine yaslanıp, ballı şerbetlerini yudumlayarak padişah kelamlarını ak kâğıda düşüren vakanüvislerin süslü divitleri gibidir. Orada tarihin en şanlı, renkli sayfaları bile birer kara lekeye dönüşebilir. İşte biz bu ışıltılı, kaypak kalemlerin gerçeklerin üzerine örttüğü süslü perdeyi bir nebze olsun aralayıp, gün ışığının parlak ışınlarının tarihin karanlık noktalarına ulaşması için bu kitabı kaleme aldık.Kuşkusuz Osmanlı-Türk toplumunda Çerkes kökenli "hainler"in sayısı bu kitaptakilerle sınırlı değildir. Ancak değerli okurlar gönül rahatlığıyla şundan emin olsunlar ki en seçmece "hainler" bunlardır. Ayrıca, bu kitabımızın, başı sıkıştığında "hain" arayanlar için mükemmel bir başvuru kaynağı olduğunu da burada özellikle belirtelim.