Albert Camus, "Yaşam yaşamaya değer mi?" sorusunu atar ortaya.
"Düşmana inat bir gün fazla yaşamak..." der Nazım.
Her ne olursa olsun kaçınılmaz bir son vardır ve yolun sonunda bir vicdan muhasebesi.
"Gerekenin, gerektiği zamanda, gerektiği biçimde yaptım mı?" sorusu.
Kazanmanın kaybetmenin ötesinde "Ben bu dünyaya ne verdim?" kaygısı.
Ancak böyle bir muhasebeyi riskli bir ameliyat öncesi hastane odasında yapabilirsiniz. Pekiyi ansızın, örneğin bir motosiklet kazasında yaşamınızı yitirirseniz?
Aklı başında bir motosiklet sürücüsü, ölümün her an gelebileceğini, hiçbir zaman aklından çıkarmaz ki zaten!
Aklı başında diğer insanlar gibi...