Safvet Nezihi, her ne kadar bağımsız bir yazar olarak tanınsa da romanlarında kullandığı dil ve yarattığı karakterler bakımından Edebiyat-ı Cedide Dönemi yazarlarının tesirinde kalmıştır. II. Abdülhamit Dönemi'nde edebiyat dünyasına giren yazar, eserlerinin çoğunu basın-yayın üzerindeki sansürün en yoğun olduğu yıllarda kaleme alır. Devrin ağır havasında bunalan diğer yazarlar gibi Safvet Nezihi de ülkedeki siyasî baskı yüzünden II. Meşrutiyet'in ilanına kadar yayımladığı romanlarda sosyal konulara değinememiştir. 1899'da yayımlanan ve dönemin popüler konularından birinin ele alındığı Teehhül Âleminde adlı romanında yaş itibariyle birbirinin dengi olmayan insanların yaptığı evliliklerin felaketle sonuçlanacağı anlatılır. Eserde kendisinden yaklaşık otuz yaş büyük bir adamla evlendirilen Nigar Fitnat Hanım'ın yaşadığı mutsuzluk ve hayal kırıklığı, bu durumdan kurtulmak için yaptığı yanlış seçimler ile ahlaki yozlaşmalar gösterilir. Ayrıca yazar, romanda bu ana olayın yanında "aşk, kadın, evlilik, sefahat, kumar, yanlış Batılılaşma, ticaret, eğitim" gibi sosyal ve toplumsal konular hakkında düşüncelerini aktarır. "Ağır ağır ilerleyen cenaze bütün o sevdiği, aşırı derecede bağlı olduğu vücutlara son bir veda töreni yerine getiriyormuş gibi etrafa sallanıyor, güya gökyüzü içinde dalgalanıyordu. Bu manzara Nigar Fitnat Hanım'ı beyninden vurdu. Artık son sığınacak yeri, son ümidi de fena bir şekilde sonuçlanmış, bitmişti. Ah! Yürek parçalayan bir çığlık… İşte o kadar. Karların içine, tabiatın o beyaz renkli küçük halısı üzerine yığılıp kaldı. Kalp krizi onun da imdadına yetişmişti."