Fotoğrafın sanata taşınmasını kolay olduğu yanılgısı, ülkemizde her yıl binlerce insanı fotoğraf derneklerine, kulüplerine veya benzeri kuruluşlara yönlendirir. Fotoğraf eğitimi veya fotoğraf aracılığı ile sanat eğitimi verilen kuruluşlar fotoğraf sevdalılarının akınına uğrar. Edindikleri bir fotoğraf makinesi ile sanat (!) yolculuğuna çıkanların, binlerce fotoğraf çektikten sonra, baskı makinelerinin deliklerinden, sanat yapıtlarının dökülmesini beklemeleri olsa olsa gülünesi bir hadisedir.
Oysa fotoğraf, teknolojiden başka bir şey değildir. Sanat olabilmesi ise vizörün arkasında bir sanatçının varlığı ile mümkündür. Çünkü sanat, orada olanı alıp buraya getirmek değil, olmayana ulaşabilmektedir. Fotoğrafın diğer görsellerden ayrılan en önemli özelliği işlevlerinin, onlara oranla daha çok olmasıdır. İşte o nedenle de fotoğrafın sanat olması şart da değildir.
Bütün bu kalabalıklar içinde, fotoğrafın uzun yolunda yıllarca, neredeyse bir ömür boyu, belirgin bir disiplin içinde yürümüş, iz bırakabilmiş fotoğrafçıların sayısının çok az olmasının nedeni, onların akılda kalabilen fotoğraflara ulaşabilmiş olmalarıdır.
Sütlüğolu, yıllardır aynı yokuşu tırmandığım, kendisinden çok önce, fotoğraflarını tanıdığım o az insanlardan biridir. Kalıcı olmaları gerektiğini düşünerek, birikimlerini iki kapak arasına doldurup, fotoğraf dünyasına ulaştırmak istemesi de, O'nun fotoğrafa olan sevgisinin bir başka kanıtıdır.
- Tuğrul Çakar