Otobüs duraklarından acil servislere, çamaşırhanelere ve sınıfın arka sıralarına uzanan öyküler; bekar anneler, yalnız kadınlar, kırık hayaller… Lucia Berlin'in ölümünden on bir yıl sonra yayımlanan ve uluslararası bir üne kavuşan bu kitap, Berlin'in Çehov ve Carver gibi ustalarla beraber anılmasını sağladı. İroni ve melankoliyi birleştiren, yazarın kendi yaşamından da beslenerek parçalı bir bütün oluşturan bu öyküler, acımasız denecek kadar dürüst, mahrem denecek kadar gerçekçi, dahiyane bir biçimde esprili ve iç burkacak denli hüzünlüler. Var olmanın dayanılmaz sefaleti ve vazgeçilmezliği, ancak bu kadar doğrudan bir biçimde anlatılabilirdi.
Çağdaş yazının en iyi saklanmış sırrı diyorlar Lucia Berlin için, biz, sadece, Lucia Berlin mucizesiyle tanışın diyoruz.