"Bir çıkmaza girdik gibi görünüyor. Bildiğimiz kapitalizm görünüşe göre dağılmaya başladı. Ancak finans kurumlan tökezleyip parçalanırken, hemen akla geliveren bir alternatif yok. Örgütlü direniş dağınık ve tutarsız bir görünüm sergiliyor... Bir iki nesil sonra kapitalizmin var olmayacağına inanmak yersiz olmaz, çünkü sonlu bir gezegende sonsuz ve süreğen bir büyüme makinesi işletmek mümkün değil. Ancak ilericilerin ve antikapitalistlerin bu olasılık karşısında görünürdeki ilk refleksi, çoğu zaman korkup varolana tutunmak. Çünkü daha da baskıcı ve yıkıcı olmayacak bir alternatif tahayyül edemiyorlar."
Düşünür, aktivist ve antropolog David Graeber'in bu denemeleri yeni siyaset stratejileri, küresel ticaret, borçlanma, hayalgücü, şiddet, estetik, feminizm, yabancılaşma gibi temaları konu alıyor. Bununla beraber hiç beklenmedik yerlerde sürgün veren umut dolu hareketlerin de izini süren Graeber, siyaset ve iktidar hakkındaki bildik varsayımların inkâr edilmez bir şekilde yıkıldığı bugün tek bir seçeneğimiz olduğunu vurguluyor: "İnsanların özde ne olduğuna, dünyadan ve birbirlerinden ne beklemelerinin makul olacağına dair yeni bir dil, yeni bir sağduyu yaratmak için bir an evvel kolları sıvamak."
Bu seçeneğin hiç de imkânsız olmadığını gösteren Graeber, hayal- gücünü ve yaratıcılığı körükleyen bu denemeleriyle bugün sokağa dökülen milyonlar için yepyeni bir yol haritası öneriyor.
"David Graeber'e göre neoliberalizm, özünde 'başka bir alternatifimiz yok' görüşünü egemen kılan, sürekli bunalım yaratan ve tüm alternatif oluşumları saf dışı bırakan felaket bir sistemdir. Bu ufuk açıcı denemeler bizleri kuşatan bu duvarlarda gedik açıp umut dolu patikalara işaret ediyor."
"Graeber bir âlim, bir aktivist, bir kamu entelektüeli!"
-Peter Carey