"İdil, kömür içiriyorlar, serumlar falan, birkaç damar yolu açıyorlar ve tek ayaküstünde beklemek gibi bir duyguya kapılıyor insan. Damağımda tırnak yaraları var geçmesini bekliyorum, kapımda kilitler kırıldı geçmesini bekliyorum... İlaç kokusu ve tüm renklerin sarıyla başladığı yerlerde olmak istemiyorum. Her taraf hastane lekesi içinde, yatağıma getirilen yemek tuzsuz ve o da sarı. Her şey böyleyken bir de sen başkasına veriyorsun!"