Peygamberlerin insanlara gönderiliş nedeni de Tevhid hakikatini hatırlatmak olup, insanlar bu mutlak hakikata inanmaya ve ona göre yaşamaya çağırılırlar. Bu davetin özü ise La ilahe illallah, çağrısıdır. "Andolsun ki her ümmete "Allah'a kulluk edin, tağutlardan kaçının" diye emreden peygamberler göndermişizdir."(16/36) "İşte!.. Allah;sizin Rabb'ınız. O'ndan başka ilah yoktur.Herşeyin yaratıcısıdır.Böylece O'na Kul olun" (6/102) Bazı hadislerde "Vahhedalllah" (Allah'ı tevhid etmek) anlamıyla geçen Tevhid, Kur'an kapsamında Allah'ı bir tek ilah olarak kabul etmek ve sadece ona ibadette bulunmak anlamına gelmesine karşılık (11/50,61,84; 12/40; 21/25 ;59/22,24...) sonradan değişim sürecinde yeni anlamlar kazanmaya ve bu arada uluhiyyet boyutunu kaybederek, genellikle "Allah'ın varlık olarak bir olduğunu "veya" Yaratan'ın sadece Allah'ın varlık olduğunu kabul etmek anlamlarına gelmeye başlağı görülür. Bundan da anlaşılacağı gibi değişimin temelinde, özellikle temel kavramların anlamlarının, aslına oranla farklılaşması vardır. Elbetteki değişimin mahiyetini anlamak için önce asıl olanı bilmek, buna bağlı olarak da değişimin neden olduğu sonuca giderek aradaki farkı bilerlemek gerekir. Zira ancak böylelikle neye, nasıl inanldığı ve bu inancın doğru olup olmadığı anlaşılabilecektir.