Artık uçağa yetişmekten umudu kesmiştik ki birden trafik açıldı ve hızla akmaya başladı. Sonunda balayı programımızın ilk ayağı için Katar Havayolları'nın uçuşunu kıl payı yakalamayı başarmıştık. Trafik 15 dakika daha açılmamış olsa idi, belki burada bambaşka bir hikâyeyi paylaşır olurduk. Bu kitapta bahsettiğimiz birçok tesadüfün veya seçimin, bizi adım adım 26 Aralık 2004 sabahında Güneydoğu Asya'yı vuran tarihi tsunami felaketinin içine doğru götürmesinin yerine... İstanbul'dan Doha bağlantılı Bangkok'a doğru yola çıkarken içine girdiğimiz kader yolu üzerindeki tüm seçimlerimiz bizi âdeta "tsunami kavşağı"ndaki randevumuza götürüyordu.
Orada, "yaşamın kıyısında" son dualarını ederken yazar, hayat ve ölümle yüzleşebilmiştir. Yazar işaretleri düşündükçe o gün ölmemesi gerektiğini, pamuk ipliğine bağlı hayatların akibetine ilahi sistem tarafından bir tesadüf sonucu değil de kader yazılımları gereği bilgisayar hassasiyetinde, tek tek karar verildiğini hissetmiş ve bu çok önemli mesajı okuyucu ile paylaşmak istemiştir.
Yazar kitap boyunca aşkı, sevgiyi, inanç ve kader çizgisini, uluslararası ilişkileri ve geleceğin dünyasını tartışmaktadır. O gün son duasını ettikten sonra hayatta kalmış olması ona bir derinlik ve olgunluk kazandırmıştır. Yazarın yaşamüzerine düşünmesi, bireyden hareketle dünya ile ilgili tasavvurlarda bulunması okuyucuya ilginç gelecektir.