Kablolar ve sinyaller bizleri sadece internet sayfalarına bağlamıyor artık, birbirimize bağlıyor. İnternetten önce elektrik kesintisinin insanlarda oluşturduğu iç sıkıntısıyla şimdiki zamanın internetinin kesilmesinin yarattığı intihar meyli arasındaki fark kıyaslanamaz. Andrew Blum aslında bize sadece kablolardan bahsediyor, girmediği yer kalmayan kablolardan… ve sanal bir yapılanmayı var eden somut bir tabanın işçiliğini koyuyor ortaya, yalnızca Steve Jobs, ya da Mark Zuckerberg'lerin var olmadığını, milyonlarca adsız işçinin sanalın var olması için yaptığı çalışmalara değiniyor. Şunu belirtmek gerekir ki internet dünyası ya da bilgisayarcılar için yazılmış bir kitap değil bu, Fitzgerald'dan Gibson'a edebiyatın ve güncel bir dilin metni hiç bırakmadığı bir edebi çalışma da aynı zamanda.
''…Fark ettiğim şey İnternet'in fiziksel ya da sanal bir dünya olmadığıydı, bir insan dünyasıydı. İnternet'in fiziksel altyapısının pek çok merkezi vardır ama bir açıdan bakıldığında tek bir merkezi vardır: Sen. Ben. Ben her neredeysem, ve siz her neredeyseniz.''