Türk kültürü kadim tarihimizden beri Avrasya coğrafyasında, atlı-göçer evli hayat tarzıyla uyumlu olarak varlığını sürdürmüştür. Türk kültür unsurlarının kaynakları arasında, Türk Mitolojileri, Türk Destanları, Dede Korkut Hikâyeleri, Menkıbe-Efsaneler ve Göktürk Kitabeleri başta olmak üzere, yer almaktadır. Ayrıca yazılı kaynaklar arasında, Kaşgarlı Mahmud'un kaleme almış olduğu Türk kültür ansiklopedisi konumundaki Dîvânu Lugâti't-Türk, Karahanlılar döneminde Yusuf Has Hacib'in kaleme almış olduğu Kutadgu Bilig'i zikretmekte fayda vardır. Kutadgu Bilig, gündemine almış olduğu konulardan hareketle ilk Türk devlet felsefesi olarak bilinmektedir. Bu eser, devlet hayatında yöneten-yönetilen ilişkileri ile başta hükümdar olmak üzere devlet adamlarının görev ve sorumluluklarını içermektedir. Araştırma konumuz olan Türk dünyasının ortak kültür değerlerinden en güçlüsü, Avrasya coğrafyasında Türkler tarafından kurulmuş olan siyasi teşekküllerde ortak payda konumundaki Türk devlet geleneğidir. Tarihî manada Büyük Hun hükümdarı Mete Han'ın hayata geçirmiş olduğu devlet yönetme şekli, Türk devlet geleneğinin temeli olmuştur. Türk devlet geleneği, tıpkı tarihî konumdaki bir kültür unsuru olarak, zamana ve zemine göre değişerek ve gelişerek yüz yıllarca devam etmiştir. Nitekim Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK, XX. yüzyılın şartlarında yani anılan yüzyıl insanlarının ihtiyacına cevap verecek şekilde ve yüzyılın bilim, düşünce ve teknolojilerinden yararlanmak suretiyle Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ni kurmuştur. Bu yüzden Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ni iyi ve doğru anlayabilmek için öncelikli olarak, Türk devlet geleneğinin iyi ve doğru olarak bilinmesi gerekmektedir. Günümüzde Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin kuruluş ilkeleri hatta Atatürk İlkelerinin her biri Türk devlet geleneğinin yüzyıllar boyunca kazanımları temelinde, XX. yüzyılın ihtiyacına cevap verecek şekilde yeniden hayata geçirilmesidir.