Millî efsanelerimizi her şeyden evvel bir tasnife tabi tutmak gerektir. Türk tarihini bugün Doğu Hunlar ile başlatmak icap ettiğine göre millî efsanelerimizin birinci kısmını Hun efsaneleri teşkil etmektedir. Hun efsaneleri denince Doğu ve Batı Hunlarını anlamaktayız. Doğu Hunları hakkında Çin tarihleri malumat vermektedir. Doğu Hunlarının teşkilâtı ise Oğuzlara dair adlı eserimizde gösterdiğimiz gibi tamamıyla Oğuz teşkilatının aynıdır. Oğuz efsanelerinde gördüğümüz ikili, altılı ve yirmi dörtlü teşkilatı Doğu Hunlarında da bulduğumuza göre Hun efsaneleri deyince bunun içine Oğuz efsanelerini de koymamız gerektir. Binaenaleyh Oğuz efsanesi en eski Türk efsanesi olup evvela Hunlara mal olmuş, sonra diğer Türkler de kendilerine mal etmişlerdir. Eski Hunlar yani Oğuzlar sonraları Göktürk camiasına dâhil olunca tabii Oğuz efsanesi Göktürklere de intikal etmiş ve bunu müteakip Göktürkleri inkıraza uğratan Uygurlar da aynı efsaneyi benimsemişlerdir. Uygur harfleriyle yazılmış bir Oğuz destanında Oğuz Han "men uygurnıng kağanı bolamen" yani ben Uygurların hakanıyım demektedir. Uygurlardan sonra da asıl Oğuzlar kendi teşkilat ve efsanelerini devam ettirmişlerdir