Rasim Özdenören, Türk hikâyeciliğine sanatıyla yön veren aydınlar ve modern edebiyat temsilcileri arasında önemli bir konuma sahiptir. Modernist hikâye yazarlarından olan Rasim Özdenören, modern bireyin yalnızlığı, tutunamayışı, çaresizliği, bunalımı vb. izlekler ile kaleme aldığı hikâyelerinin yanı sıra mistik/metafizik eğilimle yazdığı pek çok hikâyesiyle de Türk edebiyatında yeni bir açılımı temsil eder. Hikâyelerinde bireyden yola çıkarak evrensel meseleleri yansıtan yazar, hem sanatı hem de düşünceleriyle Türk hikâyeciliğine katkılar sağlamıştır. Özdenören'in modern anlatım tekniklerini kullanma ve metni farklı yöntemlerle kurgulama eğilimi, anlatmak istediği özü en iyi şekilde yansıtabilme çabasının bir ifadesidir. Hikâyelerin türlerine göre sınıflandırılarak yapı ve kurgu açısından incelenmesi, yazarın ifade ve yansıtma araçlarını kullanım yöntemlerinin çeşitliliğini gösterme açısından önemlidir. Rasim Özdenören'in hikâyelerinin en önemli ve temel kaynağı, yazarın insana bakış açısındadır. Sanatının gayesinin insanı "ruhen" ve "fikren" yüceltmek olduğunu vurgulayan yazarın hikâyelerinde şahıslar kadrosu, evrensel anlamda insan hakikatini temsil eden tüm boyutlarıyla yazarın amacına hizmet eder. Rasim Özdenören, yazılarında dile getirdiği düşüncelerinin hikâyelerinden ayrı bir açılıma sahip olmadığını bildirir. Çalışmada tema ve izlekler açısından incelenen hikâyeler, yazarın deneme türünde kaleme aldığı eserlerinde açıkladığı bazı düşüncelerinin hikâyelerine yansımaları bağlamında da değerlendirilmiştir. Yazar, hikâye türünün kısa, uzun ve minimalist kategorilerinde eserler kaleme almıştır. Türlerin tespit ve tasnifinde belirleyici unsurlar dikkate alınarak Özdenören'in her üç alt türde kaleme aldığı hikâyeler incelenmiştir. Eserlerini yoğun anlam katmanlarıyla kurgulayan Rasim Özdenören'in hikâyelerinde dinî-tasavvufi ve edebî metinler oldukça kapsamlı bir birikim teşkil eder. Eserlerde açık veya kapalı olarak yer alan metinlerin tespiti, hem yazarın kaynaklarını hem de eski metinlerin modern hikâyelerde yeni anlam dairelerinde kullanım amaç ve yöntemlerini belirlemede bir hareket noktası oluşturur.