Anadolu Türklüğü İslamiyet'i kabul ettikten sonra eski inancını tamamıyla terk etmemiş, yeni inanç unsurlarını eskisiyle harmanlayarak yeni bir sentez oluşturmuştur. Türkler, Türk-İslam adı altında eski inançlarını ve İslam inancını bir arada tutmuş ve bu sentezi yaşamının her anına yansıtmıştır. Bu yansımanın temelinde atalar kültü inancı yatmaktadır. Kadim Türklerde ataya olan saygı atanın ölümünden sonra da devam etmektedir. Bu inanç İslamiyet ile birlikte veli kültüne dönüşmüştür. Dolayısıyla türbe ve yatır gibi kutsal mekânların ziyaret sebebini İslamiyet'te aramamak gerekir. İslam öncesi Türk gelenekleri, uygulamaları ve pratikleri veli kültüne eklenerek çoğulcu bir ziyaret geleneği oluşmuştur.
Bu eser, asırlardır başta Bolu ve Düzce halkı olmak üzere insanların gönüllerinde taht kurmuş, halk arasında "evliya, veli" diye bilinen Allah dostlarını anlatmaktadır. Ömürlerini ibadet, zikir, adalet, iyilik, hoşgörü ve irşada adamış bu büyük zatların hem tarihî hem de menkıbevi hayatları bu eserde yeniden hayat bulmuştur.