Yabancı dil olarak Türkçenin öğretimi ile ilgili yapılan çalışmalar hem Türkoloji hem de Eğitim Bilimleri alan yazınlarına önemli katkılar sunarken adı geçen bilim dalının özerkliğinin pekişmesi anlamında önemli adımların atılmış olmasını da sağlamaktadır. Bu bilim dalının içerisinde Türk Soylular, Yurt Dışında Yaşayan Türk Çocukları, İki Dilliler, Göçmenler, Geçici Koruma Altındakiler gibi birbirinden farklı niteliklere ve niceliklere sahip bireyler bulunmaktadır. Farklı özelliklere sahip öğrenici kitlelerine Türkçe öğretiminde uygulanacak yaklaşım, yöntem ve teknikler de ilgili grupların özelliklerine göre farklılık göstermektedir.
Cumhuriyet döneminde Yabancı Dil Olarak Türkçenin Öğretiminin kurumsal olarak başlaması 90'lı yılların başında Bağımsız Türk Devletlerinin ortaya çıkması ile şekillenmiştir. Türk dili ailesine mensup Türk devletlerinin ve diğer Türk boylarının tarihî, coğrafik ve sosyolojik özellikleri bağlamında kullandıkları Türk lehçelerinin özellikleri, öğretim sürecini hem temel dil becerileri hem de diğer pedagojik unsurlar noktasında etkilediği düşünüldüğünde Türk Soylulara Türkiye Türkçesi Öğretimi ülkeler ve öğretim süreçleri açısından irdelenmesi gereken bir başlık olarak değerlendirilmektedir.