Türkiye’de Sığınma Sisteminin Avrupalılaştırılması
Küreselleşmeyle birlikte artan iltica hareketleri uluslaraarsı sığınma sisteminin önemini arttırmakta ve yeni uluslararası koruma ve sığınma modellerinin geliştirilmesini zorunlu kılmaktadır. Avrupa Birliği'nin genişlemesiyle birlekte AB Ortak Göç ve İltica Politikası bağlamında oluşurulmaya çalışılan sığınma sistemi de daha geniş bir coğrafyayı etkilemeye başlamıştır.Başlıca iltica ve hareketlerinin yaşandığı AB'nin güneydoğu sınırından olan türkiye, AB üyelik sürecinde olmasından dolayı bu sığınma sisteminin sonuçlarını oldukça karmaşık biçimde deneyimleyen ülkelerin başında gelmektedir. Bu süreç içerisinde Türkiye'deki sığınma uygulamaları da AB sığınma sisteminin işleyişi açısından önem taşımaktadır.Türkiye, uluslararası göç ve iltica hareketlerinin başlıca hedefi durumunda olan AB'nin güneydoğu sınırında bulunan bir aday ülkedir. Adaylık sürecinde Türkiye'nin sığınma politikası ve uygulamaları, hem AB sığınma sisteminin gelişimi hem de Türkiye'nin AB müktesebatına uyum süreci ile yakından ilişkilidir. Bu çerçevede, AB'nin önerdiği sığınma sisteminin niteliği, Türkiye'de sığınma alanında yaşanan kurumsallaşma ve uygulamaların tarihsel ve sosyo-politik dinamikleri ile uygulama sorunları, irdelenmesi gereken başlıca konuları oluşturmaktadır. Bu kitap, Lizbon Anlaşmasına kadar uzanan AB'de sığınma politikasının ortaklaşma süreci ile Türkiye'nin geçmişten günümüze kadar uzanan iltica politika ve uygulamalarını incelemektedir. Bu konuların ele alınması, Türkiye'nin önümüzdeki yıllarda oluşturmak durumunda kalacağı sığınma sistemini anlamak açısından önem taşımaktadır.
Devamını Oku