Türkiye'nin ekonomik kalkınma faaliyeti son iki yüz yıllık bir maceradır. Osmanlı Türkiyesi 1838'den itibaren serbest ticaret, dış borç ve yabancı sermayeyle kalkınmayı denemiş, ancak başarılı olamamıştır. Üstelik ülke 1911-1922 yılları arasında devamlı harp halinde kalmıştır. Daha önce de iç kargaşalıklar, gayrimüslim azınlıklar sebebiyle sürdürülebilir bir ekonomik büyümeyi yakalayamamıştır.
Türkiye'nin iki yüz yıllık kalkınma sürecinde ülkemiz hangi aşamada ve seviyededir? Bir başka ifadeyle, sanayileşme ve kalkınmanın neresindeyiz? Yahut kalkınma yolunda aldığımız mesafe nedir? Bu akademik çalışma, bu soruya tarihi süreç içinde cevap aramak, hiç değilse Türkiye'nin kalkınma, büyüme ve istihdam sağlama gayretleri ve onun aşamalı dereceleri hakkında hükme varmak isteyenlere, akademisyenlere, siyaset yapıcılara gerekli malzemeyi vermek gayesiyle oldukça detaylı tutulmuş, mukayeseli analizlere yer verilmiştir.
Çalışma, Türkiye'nin ağır bir ekonomi, reel sektör ve işsizlik bunalımından geçmekte olduğu bir sırada yapılmıştır. Bu bunalımın ve daha önce de geçirilmiş olan krizlerin sebepleri, çalışmanın muhtelif bölümlerinde 1838-2010 yıllarını kapsayacak bir 172 yıllık dönem içinde üç ana bölüm halinde ele alınmıştır. Dördüncü bölümde ise 1838-2010 dönemi politik iktisat bağlamında, ithal ikamesi (1923-1979) ile neoliberal dönem (1980-2010) büyüme-işsizlik-borç stoku bakımından mukayese edilmiştir.
Yine dördüncü bölümde 1838-1914 dönemi ile 1980-2010 dönemi sebep-sonuç ilişkisi bağlamında karşılaştırılmıştır.