Şemseddin Günaltay, gerek zihinsel alanda gerekse eylemsel alanda hareketli ve kırılgan bir dönemde ortaya çıkmıştır. O, yorgun ve hasta Osmanlı ile yeni Türkiye arasında bir köprü olan ender fikir ve siyaset adamlarımızdan birisidir.
Günaltay bir taraftan Türkiye Cumhuriyeti'ni tek parti idaresinden çok partili demokratik döneme taşırken, diğer taraftan ilk İlahiyat Fakültesi ve İmam Hatip Halk Partisi'nin "İslamcı" başkanı olmuştur. Bu çalışma, imparatorluktan milli devlete geçiş sürecinde bir düşün adamımızı entelektüel ve siyasi değişimin sürüvenini irdelemektedir.