Türkiye, coğrafi konumu ve doğal-beşerî faktörler bağlamında sahip olduğu üstün nitelikleri nedeniyle çok uzun zamandır iskâna sahne olmuş, çok sayıda kültür ve medeniyetin filizlendiği, kök saldığı büyük bir mekandır. Bu nitelik, otomatikman Türkiye topraklarının tarihî coğrafya kaynağı olabilecek sayısız eser, anıt, mekân ve diğer unsurların zenginliği yanında, bilinen-bilinmeyen, toprak altında-toprak üstünde sayısız fırsatlara sahip zengin bir potansiyel barındırmasına yol açmıştır. Bu büyük potansiyel ise eskiden beri, çok sayıda araştırmacı ve müellifin kendi bakış açısı doğrultusunda çalışma yapmasını sağlamış, doğal olarak konumuz bağlamında çok sayıda eser üretilmiştir. Fakat tarihî coğrafya özelinde, bir taraftan isimlendirme ve kimlik sorunları, diğer taraftan konuya dair yapılmış tüm araştırmaların bir envanterini hazırlamak amacında olmayan bu çalışmada, ana hatlarıyla tarihî coğrafya araştırmalarının genel bir görüntüsü çıkarılmıştır.
Ülkemizde yapılan çalışmaların tamamını içermek mümkün olmadığından, sadece tarihi coğrafyanın ana hatlarını merkeze alarak öncelikle konunun kavramsal boyutunu ortaya koymak, disipliner sistem içindeki yerini doğru tespit etmek, temel ve ayırt edici özelliklerini ortaya koyarak müelliflerin kabulleri üzerinden asgari müştereklerde uzlaşılabilecek bir tarihi coğrafya zemini oluşturulması, elinizdeki kitabın temel amacıdır.