Çocuk istismarına yönelik yapılan çalışmalar son yıllarda önemli bir artış göstermiştir. Bu çalışmalar toplumsal duyarlılığı geliştirme, konu ile ilgili farkındalık oluşturma ve mevcut durumu izah etme kapsamında biçimlenmiştir. İstismar eylemlerinin ortaya çıkışına dair tarihsel ve toplumsal temellere bakıldığı zaman birçok etken ve sürecin belirleyici olduğu görülmüştür. Bu bağlamda çocuk istismarını önleme sürecinde de belli bir süreç ve sürekliliğe ihtiyaç duyulduğu kanısı doğmuştur. Temelde, sağlıklı aile ve toplum yapısının oluşması konusundaki çabalar, çocuk istismarı dâhil birçok toplumsal problemin üstesinden gelme konusunda gerekli görülmektedir. Çalışmamızda sağlıklı aile ve toplum yapısının oluşturulmasına giden yola bir kapı aralamak nihai hedefimizi oluşturmuş; istismarın sebepleri, ortaya çıkış koşulları, istismarcı profilleri, önleme stratejileri ve önerilere dair birçok başlığa yer verilmiştir. Bu çalışma Türkiye'de çocuğa yönelik cinsel istismar olaylarının görünmeyen yüzünü ortaya çıkarmak ve işlevsel önerileri paylaşmak amacı ile gerçekleştirilmiştir. Elde edilen verilerde vakaların %71'inde failin, mağdurun tanıdığı kişilerden olduğu ve yine vakaların %75'inde istismarın failin veya mağdurun evinde gerçekleştiği sonucunu ortaya çıkmıştır. Son on yılda yaşanmış ve medyaya yansımış olan 500 cinsel istismar vakasının incelenerek bu vakalara dair ortak temellendirmeler oluşturma gayesi güden bu çalışmada, olgu sunumları ve saha araştırmalarına da yer verilmiştir. Ayrıca çocuk istismarını önleme, istismar vakalarına yönelik mücadele sürecinde örnek oluşturan bir STK (UCİM Saadet Öğretmen Çocuk İstismarı ile Mücadele Derneği) örneği aktarılmıştır.