Bu kitapta bugüne kadar bildiklerinizden farklı bilgiler bulacak ve bugüne kadar çarpıtılarak verilmiş tarihi bilgileri yeniden sorgulayacaksınız.
Türklerin İslamiyet'ten önceki inancı Gök Tanrı dinidir. Şamanizm din değildir.
Büyük devlet, kendi dilini kullanan, kullandıran ve hegemon olandır. Büyük Selçuklu, Anadolu Selçukluları ve Osmanlı Devleti coğrafik olarak büyük olsa da, hegemon devlet değildiler.
Ene'l Hak, "Ben Tanrıyım" demek değildir. Arapçada bu anlamda olsa da, Türklerde "Tanrı'yı buldum, Hak oldum, gerçek oldum, Tanrı ile bütünleştim" anlamında kullanılır.
Göktürk Kitabeleri, Orhun vadisi yerine Semerkant civarında bir yere dikilseydi, Emeviler kesin put diye parçalarlardı.
Nizamülmülk Türklere vezirlerini öldürmeyi öğreten, dilini unutturan bir vezirdir. Nizamülmülk'ü Hasan Sabbah'ın fedaileri öldürmemiş; Nizamülmülk'ün ölümü, Melikşah'ın fedailerince, Melikşah'ın ölümü de, Nizamülmülk'ün fedailerince gerçekleştirilmiştir.
Nizamülmülk'ün yazdığı Siyasetname'yi Melikşah okumamıştır. Ayrıca, Nizamülmülk'ün Siyasetnamesi'nin aslı 39 fasıldır, 13 fasıl sonradan ilave edilmiştir.
El-Biruni, Kuteybe B. Müslim için: "Harzem'in tarihi, geleneklerini, dilini ve kültürünü iyi bilen halkın tamamını oraya buraya sürüp dağıttı (80 âlim katledildi). Amacı, İslamın gelişinden sonra, önceki bilgilerin, Türk kültürünün gizlenmesi ve unutturulmasıydı" demektedir.
Türklerin tarihini, Nizamülmülk gibi düşünenler, İslam tarihi ile birleştirerek yazmışlar, gerçeği yazmadıkları gibi, tarihsel zihin bulanıklığına da sebep olmuşlardır.
Büyük Selçuklu, Anadolu Selçukluları ve Osmanlı Devleti, millet iktidarı değildi. Bu üç devlet de Aşiret beyliği olarak kuruldular, mezhep devleti olarak yıkıldılar.
Oligarşik yönetimlerde evrensel hukuk kuralları olmaz. Osmanlı İmparatorluğu'nda da yoktu.
"Türk-İslam kültürü" bir projedir. Milletlerin kültürleri olur ve zaman içinde değişebilir. Dinin ise kuralları olur ve değişmez.