Ben sana "yola çık ve şu yöne doğru yürü" diye emredemem... Ama şunu tavsiye edebilirim: Kendine bir yol bul... Ama doğru yolu bul ve nereye gittiğine dikkat et...
Hatta hayatın, Hakikate ulaşma uğruna bir yolculuk olsun. Sürekli bir arayış içinde olmalısın... Sürekli yüce bir hedef uğruna çaba göstermelisin...
Yerinde durmak, hareket etmemek, çöküp kalmak; atalet- tir, tembelliktir, uyuşukluktur, iskartaya çıkmaktır, bir işe yaramamaktır. Kalkan, yekinen, hareket eden, çalışan, çaba gösteren, davranan, yürüyen ve yollara düşen hep kazanır...
Yolcuya yol azığı da lazımdır derler ya... Yol azığını da unutma... Hem yolda perişan olmayasın hem de yolda başkalarından bir şey istemek zorunda kalmayasın... Ya da başka yolculara da faydan dokunsun...
Sana "azıkların en hayırlısı ve doyurucu olanını" öneririm.
Yol için azık lazım olduğu kadar, iyi bir arkadaş da lazımdır. Arkadaşın iyisi ve vefalısı yolculukta belli olur. Öyleyse çıktığın yolda vefalı ve kalender yoldaşın olsun...