Gençliğimde, ömrümün baharında ve zihnimin dinç olduğu dönemde aklım, beldelerin haberleri ve aralarındaki mesafelerle meşgul oldu. Bu sebeple genç yaşamda yolculuklara başladım, gurbetlerde kaldım. Birisiyle karşılaştığımda vatanını, şehrini sordum; yaşadığı bölgeyi söyleyince... Bu kez bu bölgenin tarımını, insanlarını, Arap mı yoksa Acem mi olduklarını, içme sularını; hatta giyim tarzlarına, dinlerine, dillerine, çoğunluğu oluşturanlara... Bu şehrin uzaklığına, yakınında bulunan şehirlere, mesafelere varıncaya kadar sorardım.