Ulusal ve uluslararası planda ekonomik kalkınma ve gelişmenin temel parametrelerinden kabul edilen istihdam ve işsizlik kadın emeğine ilişkin tartışmaları da beraberinde getirmiştir. Kadın emeği değerlendirilirken bir yanda kadına yüklenen toplumsal roller, kadın emeğinin görünmezliği, ikincil işgücü olarak kabul edilmesi dururken; bir yanda da ekonomik kalkınmanın sağlanması için kadın emeğinin istihdama dönüştürülmesi gerekliliği durmaktadır. Bu çok yönlü ve karmaşık sorunun çözümü amacıyla özellikle Ulusal İstihdam Stratejileri kapsamında kadın emeğine ilişkin birçok hukuki düzenleme yapılmıştır. Ancak bu mevzuat düzenlemelerinin iş yaşamındaki gerçekliği, kadın emeğinin teşvik edilmesi ve korunması için yeterli olup olmadığı her yönüyle güncelliğini koruyan bir tartışma konusudur. Kitap kapsamında bu tartışma Ulusal İstihdam Stratejileri ile yapılan hukuki düzenlemeler bağlamında tüm yönleriyle ele alınmıştır. Öncelikli olarak kadın emeğinin geçmişten günümüze değerlendirmesi yapılarak kadın emeğine ilişkin toplumsal kabuller, kadın emeğinin niteliği, görünmezliği, toplam emek içindeki yeri, karşılaştığı sorunlar, ayrıntılı olarak değerlendirilmiş; sonrasında Ulusal İstihdam Stratejisi kapsamında kadın emeğinin teşviki ve korunmasına yönelik yapılan hukuki düzenlemeler, önceki düzenlemelerle kıyaslanarak ele alınmıştır. Bu bağlamda kadın emeğine ilişkin getirilen teşviklerin gerçekçiliği sorgulanarak kadın emeğine yönelik korumaların yeterli olup olmadığı, iş yaşamındaki ihtiyacı karşılayıp karşılayamadığı irdelenmiştir.