Uluslararası İlişkilerde Devlet
Uluslararası ilişkiler çalışmalarındaki güçlü devletçi mantık ve pratikte yaşanan gelişmelerin uluslararası ilişkilerde devletin belirleyici pozisyonunu yeterince aşındıramamış olması, disiplinde "devlet istisnacılığı" adını verdiğimiz bir durumun yaşanmasına yol açmaktadır. "Devlet istisnacılığı" yani devletin tüm bileşenlerinden ve disiplindeki diğer tüm konulardan ayrı, özerk/özgün bir konumda bulunması durumunu aşamadığımız sürece, teori ve pratikte uluslararası ilişkilerde bir değişimden bahsetmek mümkün görünmemektedir.Modernist siyasal alan algısının hala güçlü olması, Pozitivist temayülün disiplindeki yaygınlığı, uluslararası ilişkilerde "anarşi"nin doğal/verili olarak görülmesi ve son olarak da "Westphalian mifgibi faktörler, Uluslararası İlişkiler çalışmalarındaki devlet istisnacılığını besleyen temel unsurlardır.Modern uluslararası sistem, varlığını anlamlı kılan unsurlar açısından birçok noktada "tehdit" altında olsa da, devletin ötesine geçme (moving beyond the state) konusu sıklıkla dile getirilse de, modern devlet egemenliği hala güçlü bir ideal, etkili bir politik slogan ve söylem olmaya devam etmektedir. Çünkü bir ilişki ve disiplin türü olarak Uluslararası İlişkiler hala "modern" kurumların, kavramların ve yaklaşımların büyük oranda hâkim olduğu bir ilişki ve çalışma alanı olma konumunu sürdürmektedir.
Devamını Oku