Ütopyacı hareketler yüzlerce yıldır adil bir toplum ve daha iyi bir yaşam için mücadele veriyorlar. Harvey bu eserinde tarihsel ve coğrafi bir bakış açısıyla bu hareketlerin başarısızlıklarının altında yatan sebepleri ve ütopyaları ortaya çıkaran fikirlerin geçerliliğini sorguluyor - başka bir ifadeyle, fikirlerin neden ütopik kaldığını, hayallerin neden gerçekleşmediğini. ABD'deki Baltimore şehrini model olarak aldığı mevcut kentsel ortamın çarpıcı bir betimlemesini sunarken, "alternatif yok" diyenlere karşı ütopyacı hayal gücüne başvurmanın kaçınılmazlığını vurguluyor. Uzamsal ve zamansal ütopyaların artılarını eksilerini değerlendirdikten sonra, "diyalektik ütopyacılık" adını verdiği yeni bir ütopyacı düşüncenin genel hatlarını çizen Harvey, daha eşitlikçi ve doğayla barışık yaşamayı mümkün kılacak tasarımlara dikkatimizi çekiyor. Kitabın sonunda ise yazarın kendi umut mekânına dair son derece aydınlatıcı, gayet şahsi bir ütopya bulacaksınız. David Harvey Türkçede Postmodernliğin Durumu ve Sosyal Adalet ve Şehir kitaplarıyla tanınmıştır. Araştırmalarının felsefi merkezinde, Marksist kurama mekânı, uzamsallığı eklemlemeyi, tarihsel maddeciliğe coğrafyayı dahil etmeyi amaçlayan verimli bir perspektif vardır. Bu kitapta da öyle. Her yönüyle tartışılmaya, incelenmeye değer bir kitap Umut Mekânları.