Halktır yüzümüz Hak'tır özümüz Vahdete mihman isteyen gelsin
Abdurrahman Sami Niyazi, Osmanlı'nın son dönemlerinde ve cumhuriyetin ilk yıllarında İstanbul'da yaşayan, ülkenin zor günlerinde çevresine maneviyat çeşmesinden kana kana ab-ı hayat içiren kutsal gönüllü bir erendir. Halvetiyye'nin Hasan Hüsameddin Uşşaki'ye nispet edilen Uşşaki kolu mürşidlerinden olan Sami Efendi; zahiri ilimlerdeki derinliğiyle bir "alim", döneminin şartlarına yabancı olmayan ve Fransız müridlerine Fransızca sohbet yapacak kadar yabancı dili olan bir "münevver", ürettiği kokularla geçimini sağlayan ve bir kimya kitabı yazacak kadar sahada uzman olan bir "kimyager", manzum ve mensur onlarca kitabı olan velud bir "yazar" ve en önemlisi Şücaeddin Baba, Salahaddin Uşşaki, Hüsameddin Uşşaki, Yahya Şirvani, Ömer-i Halveti ve Hz. Ali yoluyla Hz. Peygamber'e ulaşan Uşşakiyye silsilesinin taşıyıcısı olan bir "insan-ı kamil"dir.
"Uşşaki'de Bul Aşkı" adıyla yayınladığımız bu eser, Abdurrahman Sami-i Uşşaki'nin Divan-ı İlahiyat, Mevlid-i Mücteba, Mir'at-ı Eyyam ve Name-i Muharrem isimli dört eserini birden içermektedir. Bu eserlerden Divan-ı İlahiyat ilk defa akademik düzeyde yayınlanmakta, diğer üç eser ise ilk kez bu çalışmayla gün yüzüne çıkmaktadır…
"Ayette de dile getirildiği gibi 'Evlere kapılarından girilecek' ise Sami Efendi'nin şiirlerini okuma kapısından bizler de beytullaha girmeyi niyaz ederiz. Tabii ki tıpkı onun dediği gibi kalbimizi tam bir temizlik ile temizleyip Allah'ın Evi kılabilirsek işte beytullah orasıdır ve orada saki doğrudan evin sahibidir."
Mahmud Erol Kılıç